Geçen hafta, işini kanunlara uygun yaptığı için Dr İsmail Burçin Yalçın hasta tarafından darp edilmişti. Bu nedenle 30.01.2018 tarihinde Hatice Kuşçulu Aile Sağlığı Merkezi’nde İSTAHED olarak basın açıklaması düzenleyeceğimizi açıklamış, tüm duyarlı meslektaşlarımızı ve STK’ları davet etmiştik.
Basın açıklamasına; İSTAHED Yönetim Kurulu Üyeleri, AHEF Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Kutbettin Bakır, AHESEN Genel Sekreteri Dr. Esin Ayfer Çulha Dildök, meslektaşlarımız ve değerli basın mensubu üyeleri katılmıştır.
Basın açıklamasında ilk olarak, İSTAHED Genel Sekreteri Dr. Aslı Öncel ;
“Değerli Basın Mensupları, Mesleğini hakkıyla yapmaya çalışırken saldırıya uğramanın, darp edilmenin insanı nasıl yaraladığını en iyi bilenlerdensiniz.
Geçen hafta burada; kayıtlı gebelerinin, bebeklerinin izlemlerini ve aşılarını yapmak, kayıtlı nüfusunun hastalanmasını önlemek, hastalandıklarında onlara çare olmak için mesaisini yapan bir hekim, darp edildi. Hem de mevzuata göre yaparsa suç teşkil edecek bir işlemi yapmadığı için.
Bizlerin önünde iki seçenek mi var?Ya hukuk hesap soracak, ya da hasta ya da yakını, öyle mi?
Geçen hafta burada arkadaşımızda kaydı olmayan bir şahıs, yakını olduğunu iddia ettiği bir kişinin kimliğine ilaç yazdırmaya kalkmıştı. Oysa biz hekimler kimlik kartlarını değil hastaları tedavi ederiz. Bu nedenle doktor arkadaşımız bu mevzuata aykırı, hekimlikle ilgisi olmayan işlemi kabul etmedi ve hasta yakını olduğunu iddia eden şahıs tarafından darp edildi, suç işlemeyen hekimden hasta yakını “hesap sormaya” kalktı.
Elbette o hesabı kendisi hukuk önünde verecek, ama biliyoruz ki bu bizi mutlu etmeyecek, şiddeti önlemeyecek. Ertelenmiş, paraya çevrilmiş ya da açıklanması geriye bırakılmış hükümlerle hukuk bu şiddetin önüne geçemeyecek, darp edilenin içine su serpemeyecek.
Dr İsmail Burçin Yalçın iş yerinde işini doğru düzgün yaparken darp edildi.
Kendisine 4 gün istirahat verildi. Darp edildiği için çalışamayan ve kendisine istirahat verilen hekim arkadaşımız bu dört gün için yerine vekil bırakmazsa bir de ücreti kesilecek. Bunları söylerken içimiz sıkılıyor ama gerçekler böyle.
Sağlıkta şiddet artık tahammül edilebilir sınırları çoktan aştı ve bu konuda önleyici hukuk maalesef yeterli değil.
Sadece mesleğini yaparken bu tür muameleye maruz kalan sağlıkçıların şikayeti ile sanığa verilen cezaların caydırıcı niteliği yok. Verilen bu küçük cezaların da mahkeme heyetlerince ya ertelendiğini ya da cüz-i para cezalarına çevrildiğini görmekteyiz. Böyle bir hukuki mevzuatla şiddetin önüne geçmek mümkün değildir.
Elbette suçu önlemede tek yolun ceza olmadığını bunun çok ayaklı olduğunu biliyor görüyoruz ama şimdi önceliğimiz budur. Zira sağlıkta şiddet artık bir KIRMIZI ALAN vâkasıdır ve acilen müdahale edilmelidir.
Etkin ve önleyiciliği olan SAĞLIKTA ŞİDDET yasanın çıkartılması yüce meclisimizin boynunun borcudur.
İstanbul Aile Hekimliği Derneği (İSTAHED) olarak sağlıkta şiddet konusunda etkin adımlar atılana kadar da bu işin peşini bırakmayacak, bu tür olaylarda tepkimizi en üst düzeyde vereceğiz.
Kamuoyuna Saygı İle Duyurulur.” demiştir.
Ardından, Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu adına basın açıklamasına katılan AHEF Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Kutbettin Bakır;
“Değerli meslektaşlarım, kıymetli mesai arkadaşı aile sağlığı çalışanlarım, bizimle birlikte sağlıkta şiddete hayır diyen saygıdeğer vatandaşlarım ve basınımızın güzide emektarları. Ne yazık ki bir kez daha karşınıza sağlıkta şiddet olayıyla çıkmanın verdiği derin üzüntüsü içerisindeyiz.
Biz Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu olarak sağlıkta şiddetin olduğu her yerde dik duruşumuzu sergilemekten ödün vermedik, vermeyeceğiz. Her gün artarak devam eden şiddet olaylarının bir yenisi, İstanbul Pendik ilçesinde çalışan aile hekimi Dr. İsmail Burçin Yalçın’ın şiddete maruz kalmasıyla devam etmiştir. Olay günü hastasını getirmeden ilaç yazdırmak isteyen saldırganın talebine kanunen yasak olduğunun söylenmesi, doktor arkadaşımızın darp edilmesi için yeterli bir bahane olarak görülmüştür.
Çok değerli basın mensupları; Mevzuatları uygulayarak kamu görevini yapmaya çalışan, halkın sağlığını korumak için emek veren sağlık personellerine hem sözel hem de fiili saldırıların sayısı gün geçtikçe artmaktadır. Can güvenliğimiz olmadan görevimizi yapmakta artık çok zorlanıyoruz. Sağlık çalışanları, evden çıkıp işe giderken: ”Acaba bugün sorun yaşamadan eve dönebilecek miyim? ” diye kaygıyla görev başına giden meslek mensupları haline dönmeye başladı. Bu çok acı bir durumdur. Sağlık vermek için çaba gösteren bir mesleğin mensupları olarak kendi sağlığımızdan şüphe ederek çalışır hale gelmemiz çok dramatiktir. Vicdanımız ve sorumluluklarımız arasında görevimizi yapmaya çalışırken uğradığımız bu şiddet bizi çok yıpratmakta ve görev bilincimize zarar vermektedir. Gayet insani bir isteğimiz var. Görevimizi huzur içerisinde, layıkıyla yerine getirebilmek istiyoruz.
Biz sağlık çalışanları olarak bayramı, hafta sonu olmadan, gecesiyle, gündüzüyle ailesinden fedakârlık yaparak büyük özveriyle çalışan dev bir aileyiz. Üzülerek belirtmek istiyorum ki istatistikler sağlık çalışanlarının diğer meslek gruplarına göre 16 kat fazla şiddete uğradığını gösteriyor. Sağlık sektöründe çalışanların %80’i görev süreleri boyunca sözel ya da fiziksel şiddete maruz kalmaktadır. Bu sayılara bir yenisi eklenmeden, etkin ve caydırıcı bir sağlıkta şiddet yasasının çıkarılmasını talep ediyoruz. Vatandaşlarla sağlık personelini karşı karşıya getiren uygulamalara son verilmesini bekliyoruz. Bizim yan yana telaffuz ederken bile zorlandığımız bu iki sözcük ne yazık ki ülkemiz de hemen hemen her gün birlikte anılır hale gelmiş bulunmaktadır. Maalesef her saat başı bir sağlık çalışanı şiddete maruz kalmaktadır. Biz burada bu cümleleri sarf ederken belki de memleketin bir köşesinde görevi başındaki sağlık çalışanları şiddetle baş etmeye çabalıyordur.
Değerli Türk Halkı, sizden biri olan Aile Hekimlerinize ve Sağlık Çalışanlarınıza sahip çıkın! Sağlık veren ellere zarar vermeyin, vermek isteyenlere de müsaade etmeyin ki sağlıkta şiddeti birlikte sonlandıralım.
Buradan yetkililere sesleniyoruz. Artık bu çığlığa kayıtsız kalmayın. Bu kanayan yaramıza bir an önce müdahale edilmezse telafisi imkânsız sonuçlar kaçınılmaz hal alacaktır. Her geçen gün bir sağlık çalışanı daha mesleğinden ve hayatından uzaklaşıyor. Sayılara bir yenisi eklenmeden acilen etkin ve caydırıcı bir sağlıkta şiddet yasası çıkarılarak haklarımızın ve daha da önemlisi can güvenliğimizin korunmasını istiyoruz. Görevimizi tedirgin olmadan huzur içerisinde yapabilmemiz için, halkımıza daha kaliteli bir hizmet sunabilmemiz için şiddetin önüne geçilmesi gerekmektedir. Toplumun her noktasında şiddet olaylarının son bulmasını temenni ediyoruz. Saygılarımızla.” demiştir.
Son olarak AHESEN Genel Sekreteri Dr. Esin Ayfer Çulha Dildök;
“Değerli meslektaşlarımız ve basın mensupları;
Engel olunamayan şekilde son zamanlarda sağlık alanında şiddet olayları katlanarak artmaktadır. Ülkenin her yerinden her gün onlarca şiddet haberi gelmektedir.
Bunun son halkası, 24.01.2018 tarihinde gerçekleşmiştir. İstanbul Pendik ilçesi Hatice Kuşculu Aile Sağlığı Merkezinde çalışan Dr. İsmail Burçin Yalçın, poliklinik hizmeti verirken kendisine kayıtlı olmayan bir kişinin yakını tarafından darp edilmiştir. Bu kişi hasta yanında olmadığı halde kişiyi görmeden usulsuzce ilaçlarını yazılmasını istemiş. Kişi; bu hukuk dışı talebi Dr Yalçın tarafından red edilince sözlü ve fiziksel şiddet uygulamıştır.
Öncelikle meslektaşımıza acil şifalar diliyor ve bundan sonraki süreçlerde de hep yanında olacağımızı bildirmek istiyoruz.
Saldırganın en kısa sürede hak ettiği en ağır cezaya çarptırılması için sürecin takipçisi olacağız.
Bizler, aile hekimliği çalışanları, bürokrasinin tüm boşluklarının yama yönetmeliklerle tarafımıza yüklenmeye çalışılması, başvuranlarca usülsuzce rapor ve ilaç yazımı talep edilmesi, aşılama ve izlem gibi uygulamaların sadece sağlık çalışanın sorumluluğuna verilip ailelere hiç bir yaptırım olmaması gibi nedenlerle sürekli halkımız ile karşı karşıya gelmekte gerek fiziksel gerekse sözel şiddet riski ile yaşamaktayız.
Sağlıkta şiddet öylesine dayanılmaz hale gelmiştir ki, artık çalışanlar, can güvenliklerinin olmadığının farkında olarak her gün iş yerine gitmekte, endişenin yüksek, motivasyonun yok olduğu bu ortamlarda çalışmaktadırlar. Bu da sonuçta halkın sağlık alımına olumsuz olarak yansımaktadır.
Yasa yapıcıları, sağlık çalışanlarına yönelik, giderek artan şiddet ile ilgili gerekli yasal tedbirleri hızla almaya davet ediyoruz. Derhal caydırıcı,ertelenmeyen ve uygulanabilir kanunları içeren SAĞLIKTA ŞİDDET YASASI’nın çıkarılmasını talep ediyoruz. Artık kaybedecek bir an bile yok!
AHESEN olarak Sağlıkta şiddet başta olmak üzere, aile hekimliği çalışanlarının her sorununda yanlarında olarak başta hukuki olmak üzere her türlü desteği vermek, seslerini duyurmak, sorunların çözmek için mücadele edeceğimize söz veriyoruz.
Sağlıkta ve hayatın her alanında şiddetin olmadığı günler görmek dileğiyle saygılar sunuyoruz.” demiştir.
Darp edilen meslektaşımız için yaptığımız basın açıklamasına katılarak, bizlerle yan yana olan, hepimizin sorunu olan ve kısa sürede çözüm üretilmesi gerektiğine inan “sağlıkta şiddet” olaylarına tepkisiz kalmayan; AHEF, AHESEN, duyarlı aile hekimi meslektaşlarımıza ve kötü günlerimizde yanımızda olan değerli basın mensubu arkadaşlara teşekkür ederiz.
İSTAHED YÖNETİM KURULU