İSTAHED Yönetim Kurulu olarak Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı Dr Hakkı Gürsöz ve ilgili bürokratlar ile Aile Hekimliği’nde RPT sorunu, SUT kısıtlamaları, klinik çalışmalarda Aile Hekimleri’nin yeri, ilaç temininde yaşanan güçlükler ve akılcı ilaç kullanımı konularını görüştük.
Konu ile ilgili olarak öncelikli ve önemli gördüğümüz, ülke ekonomisine ve halk sağlığına büyük katkı sağlayacağını düşündüğümüz başlıkları, alanında uzman hocalarımızın da katkılarıyla hazırlayarak dosya şeklinde kendilerine sunduk.
Hastanın doğru ilaca zamanında kolay ve ucuz ulaşabilmesi adına genel yaklaşımımızın, tüm kronik hastalıklarda tedavinin geri ödemesinin akılcı ve bilimsel bir platforma oturtulması olduğunu, bunun iş gücü kaybını, malpraktisi ve şiddeti önleyecek aynı zamanda hastalarımızın da doğru tedaviye rahatça ulaşmasını sağlayacak yöntem olduğunu vurguladık.
Kronik hastalık veya sürekli tedavi gereken hastalıkların ve bunlara dair etken maddelerin ayrı bir başlıkta ele alınması gerektiğini belirttik. Hipertansiyon, diyabet, astım, KOAH gibi hastalıklar ve bunların tedavisinde kullanılan tüm ilaçların bu başlığa eklenerek hastalardan bu tedavilerde ilaç için katılım payı alınmaması gerektiğini, ilaç kullanım raporlarının kaldırılabileceğini, bunun yerine kronik hastalıklar ve onlara dair tedavilerin ilgili reçetede yazılabileceğini, bu reçetenin bir sonraki kontrol tarihine kadar hastanın ilacı temin etmesini sağlayacak özellikte yazılmasının bilişim sistemlerimiz içinde çözülebileceğini söyleyerek, temel talebimizin bu yönde bir düzenleme olduğunu ilettik. Bu sayede ‘’RPT’’ adlı gereksiz, zaman kaybettirici ve hem hasta hem de hekim için faydasız uygulamanın azalabileceğini örneklerle anlattık.
Aile Hekimliği’nde etkin bir kronik hastalık izleminin mümkün olabilmesi, kronik hastalıkların tedavisi ve komplikasyonların önlenmesi için Aile Hekimleri’ne yönelik varolan SUT kısıtlamalarının kaldırılmalısı gerektiğini vurguladık.
Uygulanmakta olan SUT kararlarına baktığımızda, Sağlık Bakanlığının birinci basamakta tanı tedavi ve takibini önerdiği ve yıllarca bu konuda birinci basamağa eğitim verdiği bir çok alanda kısıtlamaların olduğunu, hekimlerin tedavilerini tıbbi kılavuzlar eşliğinde yapması gerekirken mevcut koşullarda SUT kısıtlamalarına göre tedavi protokolü seçebildiklerini, bu kısıtlamaların en büyük zararını doğru ilaca ulaşmakta zorlanan hastaların yaşadığını ilettik.
Hipertansiyon, diyabet, organik olmayan psikozlar, dermatolojik hastalıklar hiperlipidemi gibi birinci basamakta tanısı tedavisi ve takibi yapılan bir çok hastalığın kılavuzlar yanında SUT kısıtlamaları eşliğinde reçetelerinin düzenlenmek zorunda kaldığını, bunun da birinci basamak sağlık hizmetini, sağlık hizmetlerinin merkezine oturtma gayemize engel olan önemli nedenlerden biri olduuğunu ilettik.
Kurum Başkanımız Dr. Hakkı Gürsöz’ün tüm konulardaki yapıcı yaklaşımı bizi ayrıca sevindirdi.
Sonrasında Klinik Araştırmalar ve Akılcı İlaç Kullanımı daire başkanları Nihan Bozkurt ve Mesil Aksoy ile de görüşerek fikir alışverişinde bulunduk. Birlikte kuracağımız çalışma grupları ile sorunlar üzerinde çalışmaya devam etme konusunda mutabık kaldık.
Kurum başkanımıza ve daire başkanlarımıza yakın ilgileri için teşekkür ederiz.